Yaşadığımız sonsuz seçenekler ve ihtimaller dünyasında çarpa
çarpa, düşe kalka yiyoruz, içiyoruz, dinliyoruz, okuyoruz, Ve giyiyoruz.
Sürüden ayrılmak, kendimizi saklamak, kim olduğumuzu göstermek için en yeni ve
en farklı olanı arıyoruz. En azından deniyoruz.
En 'kendimiz' olanı bulana kadar pasajlar, sokaklar,
mağazalar geziyoruz. Alışveriş yapmanın literatüre bir spor dalı olarak girdiği
dünyamızda en yeni ve farklı olanı bulmak için başka yerlere bakıyoruz. Ve
tesadüflere inanıyoruz.
Instagram'ın Keşfet sekmesinin götürdüğü yerde, sonsuz
seçeneklerin sonunda açılan kapıdan girince karşınıza sakalanın içinden
gülümseyen çizgi adam çıkıyor. Fotoğraflar tanıdık. Sanki arka bahçenizde
çekilmiş gibi. Ama esas mevzu tişörtler. Daha doğrusu tişörtlerin üzerindeki
baskılar. Cümleye, "Ben olsam..." diye başlasanız sonunda kendinizi,
tam da siz olsanız tasarlayacağınız tişörtü sipariş verirken buluyorsunuz.
Coo Design Project'ten bahsediyorum.
Uzun zamandır arkadaş ve bir süredir komşu olan, birbirinden
farklı meslekleri ve meseleleri olan bir ekip. Haftada en az üç akşam bahçede
buluşup çay demliyorlar. Coo, bu akşamlardan birinde buldukları sayısız
fikirden sadece biri. Aynı zamanda, şu ana kadar akıllarına gelen her şeyi
özgürce sergileyebilecekleri bir fikir. Yakından dört, uzaktan en az yirmi
kişilik, sürekli büyüyen bir ekip. Kolektif çalışıyorlar; her şeyi birlikte, en
baştan öğreniyorlar. Kafalarına göre, içlerine ne sinerse onu yapıyorlar.
Coo Design Project, yaklaşık 5-6 aydır uğraştıkları bir iş.
Ama bir gün, 3. gözünün açık olduğuna inandıkları bir arkadaşları, baktığı
kahve falında uğraştıkları işin çok iyi yerlere geleceğini söyleyince biraz
daha hızlandırıyorlar işleri.
Logodaki adam, Selami. Selver (Yıldırım)'ın tasarımı. Gülmek
ona yakışıyor. Fikri gerçekleştirme imkanı sağlayan da o. Herkesi bir araya
getirip fikri geliştiren Nihat. Bahçe de, çaydanlık da onun. Kendilerini fark
etmelerini sağlayan, plan program yapıp yol çizen isim Armağan. Selver ve Ecem(naz
Dalmaz), tarzları itibariyle ekibin yansıtmak istediği enerjiye uyumlu. Onların
yanında her seride Coo'nun çizgisine uygun farklı tasarımcılarla çalışıp hem
farklı tasarımların sergilendiği alan yaratırken hem de sıkıcılaşmayıp sürekli
yenilenen bir marka olmak istiyorlar.
İyi ki o akşam biri, "Abi bence kesin olur bu iş,"
demiş.
*
İyi ki tesadüfler var.
Ve kahve falları.
*bu yazı 07.08.2014 tarihinde trendus.com'da yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder