7.2.12

now, i need a coffee and a kiss.


bu ayın da 1 haftasını devirdik.
bugün 7'si.
kaldı 3 hafta.
daha doğrusu 22 gün.
yani 1 fashion week,
1 lacoste live! singles night out party,
1 doğum günü,
1 antalya gidiş-dönüş uçak bileti,
1 oscar ödül töreni,
3 behzat ç..

ve bunlar sadece bildiklerim. takvimde kesinleşmemiş olanları da sayarsam, yani kısaca söylemem gerekirse metabolizmamın sınanması. 30'unu bile görmeyen bir ay için ziyadesiyle yüklü bir miktar aslında. bahsi geçen sayıların sağlamasının tutup tutmayacağını ayın sonunda bizzat göreceğim(z).

neresinden bakarsan bak, planlı programlı yaşamayı sevmeyen bir insan için hem iyi hem kötü tarafları var. iyi yanı, yapacak bir şeylerin olması. gerçekten yapılacak şeylerden bahsediyorum. 4 gün boyunca, taksim tepebaşı'nda kurulacak bir çadırda defile-basın odası-backstage arasında geceli gündüzlü dokunacak mekiklerden, girilecek haberlerden, yapılacak röportajlardan, unutulmazsa da yenecek yemeklerden mesela. veya lacoste mağazasının kapanan kepenkleri arkasında olağanca single'lınla eğlenmekten. ya da dinette'de yapılacak uzun ve keyifli bir kahvaltının ardından ckm'ye yürüyüp the muppets izlemekten. daha dramatik bir şeyler duymak istiyorsan dedemin senesinde onu ziyaret edip kuşlarla konuşmaktan, çarşı izninde orda askerliğini yapan arkadaşla arada geçen zamanı telafi edecek cümleler kurmaktan. hatta ayağının tozuyla televizyonun başında, bilgisayarın karşısında kim ne giymiş/hangi ödülü almış merasimiyle sabahlamaktan. sinir olacağın bir şeyse duymak istediğin sen ders çalışırken sana bıkıp usanmadan spoiler içermeyen mesajlar yazmaktan bahsediyorum. kaydı tutulan şeylerin tam da bu şekilde gerçekleşeceğini bilmek gerçekten keyifli. yorucu belki ama keyifli.

kötü yanı da mola alamayacak olduğumu bilmek sanırım. bu şey gibi, özgürlük alanı tanımak. yapmayacağını bilsen de o hakkının saklı olduğunu bilmenin rahatlığı olur ya hani, işte onun olmaması. dolayısıyla hareket alanının kısıtlandığını hissetmek. gibi. belki de altından kalkamayacağımı düşünme korkusu.

kısacası bol bol vitamin. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder