6.3.13

in a dream i saw you walking, like a kid alive.


she was a genius of sadness, immersing herself in it, separating its numerous strands, appreciating its subtle nuances. she was a prism through which sadness could be divided into its infinite spectrum.

uykunun her haliyle, bir şekilde anlaşamıyorduk. gözlerimizi uzun süre kapattığımızda bozulan kimyamız yüzünden uykuyla uyanıklık arasında salınıyorduk yarı bilinçli ve pür dikkat. 

bildiklerimizi huzurlu ve tedirgin, bölünmüş uykularda unutup, tedirginliklerimizi uzunlamasına ve derinlemesine, kesintisiz olanlarda hatırlıyorduk.

rüyaları gerçeklere, dinginliği kaosa yeğleyip ipimizden kopana kadar koşup dizlerimiz ve avuç içlerimiz kanayana kadar yuvarlanıyorduk. vücudumuzda oluşan morlukları yavru birer hayvanlarmış gibi seviyorduk.

parlayan gözlerimizin kaynağı, kahkahalarımız ve acıyan parmak uçlarımızdı. yazarken hep, bir ikinci şansımız vardı. 

ve bu kez mevsimi değildi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder