15.3.14

kusursuzluğu örten yapay kabuk: oleg dou*


Yüzler var. Gerçekle gerçek olamayacak kadar güzel olan arasına sıkışmış. İdeal olanla var olan arasından bakan.  Doğal güzelliği apaçık ortaya sererken saklamayı da kendine görev edinen. Gözlerle insanı kendine bağlayan. Tanıdık ve fakat başkalaşmış. Gerçek ve kurgu arasındaki gerginlik kadar donuk. Bakışlarla kendini ifşa eden yüzler.

Gerçek ve kurgu arasındaki gerilim alanı beden, yeryüzü ve şeylerin kesişme ilişkisi içinde kendini yaratan varlığın kendini sabitlediği dünyada tezahür eder. Bu gerilim alanının yarattığı kabuk, sorunun cevapla, ideal olanın var olanla, tanıdığın başka’yla kesiştiği yerdir. Anlam, bu kabuğun yüzlere sarıldığı anda yaşanan gerilimde saklıdır.

Kusursuzluğu metafor, manipülasyonu anlatı olarak benimseyen Oleg Dou, her an karşımıza çıkan ideal ve fakat yaşı, kimliği, duygusu tahmin edilemeyen beden anlayışını ters yüz ediyor. Fotoğrafladığı güzel veya çirkin, yine de yalın insanlara photoshop’la müdahale ederek onları sürreal bir anlatıyla hikayeleştiriyor. Her an karşımıza çıkan, yapay güzellikle yan yana gelen ve aslından bambaşka ‘şeyler’e dönüşen ideal algıya ustaca bir eleştirellikle karşılık veriyor. Fotoğrafladığı yalın insanlar, mükemmelliğin ve kusursuzluğun filtresinden geçip yüzlerindeki ifadesizliğe eriştiği an, gerçeklik algımız ters yüz oluyor. İdealin aynılığının ve farklılığın değersizliğinin karşısına yine benzerlerini koyarak tüketim kültürünün sömürüye dönüşen sonuçlarını sanata sızdırıyor.



13 Mart-12 Nisan tarihleri arasında Galerist’te ‘Faces/Yüzler’ adıyla sergilenecek olan Oleg Dou eserleri; yüzlerde görülmeyen acıya rağmen gözlerden süzülen su damlarının yer aldığı ‘Tears’ serisi ve cadı tırnaklı cinsiyetsiz suretlerin masalların akıldaki iz düşümünü silen ‘Mushroom Kingdom’ serisi seçkisinden oluşuyor.

*

Kusurluluğun kusursuzluğuna!


* bu yazı 15.03.2014 tarihinde trendus.com'da yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder