bu sabah ofise gitmeden önceki nişantaşı durağımızda bir şeyler atıştırmak için kırıntı'ya oturduk e.'yle. niyetimiz kahvaltı yapmaktı. mönüye baktığımızda, kahvaltı başlığının altında sıralanmış yiyecek ve içeceklerin arasında şampanyanın da olduğunu görüp dalga geçtik: "ben zaten asla şampanya olmadan kahvaltı yapamam."
akşam eve gelirken metrobüste ev arkadaşımı aradığımda yemek için "yine kahvaltı yapalım," dedik. normalde yaptığımız gibi her şeyi tabaklara hazırlayıp tepsiyle koltuğa kurulmaktansa yorgunluğuma aldırmadan kallavi bir sofra kurdum ve herkes geldiğinde yaklaşık bir saat sohbet edip çayımızı içerek karnımızı doyurduk.
gecenin ilerleyen saatlerinde, "madem altyazısı da gelmiş bari gossip girl izleyeyim," diyerek bilgisayarın karşısına geçtim ve açılış sahnesinde kahvaltı yaptıklarını gördüm, şampanya ile. haliyle screen shot almaktan kendimi alıkoyamadım.
ve bu kadar tesadüfün üzerine kahvaltı hakkında yazmaya karar verdim. öncelikle, neydi bu kahvaltıda şampanya olayı? aldığım ss dışında bir görsel bulma umuduyla google'a tamamen içgüdüsel bir şekilde champagne breakfast yazdığımdaysa asıl şokla karşılaştım. böyle bir kavram gerçekten vardı, hem de wikipedia'da. aynen aktarıyorum:
"A champagne breakfast is a breakfast served with champagne or sparkling wine. It is a new concept in some countries and is not typical of the role of a breakfast.evet, belki kavramın kendisi içinde kahvaltı-dışı bir formatı barındırıyor olabilir ama yine de ondan rol çaldığı kesin. hem de oldukça yüksek bedelli bir rol.
It may be part of any day or outing considered particularly luxurious or indulgent. The accompanying breakfast is sometimes of a similarly high standard and include rich foods such as salmon, caviar, chocolate or pastries, which would not ordinarily be eaten at breakfast or more courses. At fashionable restaurants the breakfast can cost £4,000 or more. Instead of as a formal meal the breakfast can be given to the recipient in a basket or hamper."
peki kahvaltı nedir? sadece günün öğleden önceki ilk yarısında yapılan ve bizi -en azından yapanları- güne dinç başlatan bir geçiş evresi midir? yoksa günün herhangi bir saatinde yapılması makbul mudur? kahvaltıya adını veren içerdiği besinler midir? beraberinde içilen şey kahvaltıyla olan mesafenizde bir değişiklik yaratır mı?
ben hafta içi kahvaltı yapan biri değilim. çünkü benim için kahvaltı bir ritüeldir. anne karnı gibi geniş bir mutfakta ya da masada; tadına bakmak isteyeceğim her türlü peynirin, domatesin, salatalığın, kreplerin, -tercihen yumurtalı-ekmeğin, reçelin, nutellanın...yer aldığı tabaklarla; taze sıkılmış portakal suyunun bitip çayların doldurulduğu bardakların üzerine türk kahvesinin içildiği; bir gazeteden diğer ilaveye geçilen, saatlerce süren bir ritüeldir. günün hangi saatinde yapıldığı farketmez. bu koşulların sağlandığı her öğün kahvaltıdır, ve kahvaltının mutlulukla çok sağlam bir bağı vardır.
onun dışında, öğlen yemeğine kadar açlıktan ölmemek için tırtıkladığım tostun ya da televizyonun karşısında kaşıkladığım cornflakes'in bununla uzaktan yakından alakası yoktur. ve champagne breakfast'ın.
really.
içinde havyar ve şampanya olan bir öğüne kim kahvaltı diyebilir ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder